disapprove of

  1. tenkit etmek, kabul etmemek, başka fikirde/kanaatte olmak, karşı/muhalif/aleyhinde olmak.
    He disapproves
    of mothers going out to work, in fact he disapproves very strongly.
  2. beğenmemek, hoşlanmamak, doğru/uygun/münasip bulmamak.
    The boy disapproved of going to school in summer.
birinin davranışını onaylamamak Fiil